Ekrem İmamoğlu: İstanbul’da Çok Şeyi Başardık, Sıra Türkiye’de
İBB Başkanı ve Millet İttifakı’nın Başkan Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, ‘2022 Faaliyet Raporu’nu sunduğu İBB Meclisi konuşmasına “16 milyon İstanbulluya bir kere hesap vermek için karşınızdayım” sözleriyle başladı. Tekrar”.
İstanbul’da bir zihniyet değişikliğini gerçekleştirdiklerini vurgulayan İmamoğlu, şunları söyledi; Yoksulluktan kadına, çocuktan gence, engelliden yaşlıya, işsizlikten Askılı Fatura uygulamasına, raylı sistem üretiminden akıllı şehir uygulamalarına, spor yatırımlarından toplumun farklı kesimlerine dokunan çalışmaların detayları, sağlık ve çevre, tarihi mirasın korunmasından dış bağlantıların geliştirilmesine kadar İstanbul’daki çiftçilere verilen tarımsal destekler. sunuldu.
İmamoğlu, “Bugünkü yanlış ekonomi politikalarının yol açtığı anormal kur ve fiyat artışlarına rağmen maalesef tüm bunları başardığımızın altını çizmek isterim.” TL iç borcu öderken ödemelerimizin bir gün bile gecikmesine izin vermedik. Öte yandan İstanbul’un dört bir yanında büyük projeler ve açılışlar gerçekleştirdik. Çok şükür israfı durdurduğumuz gibi bütçemizde de hem bolluk hem de hareket var” dedi.
14 Mayıs’ın Türkiye için önemli bir dönüm noktası olacağına yürekten inandığını vurgulayan İmamoğlu, “Tıpkı İstanbul bütçesinde olduğu gibi milli bütçemize de rahmet gelecek. 15 Mayıs’tan itibaren bu devleti yeniden yetimler yuvası yapmak koşulsuz hedefimiz olacaktır. 15 Mayıs’tan itibaren parti fark etmeksizin merkezi yönetim ile yerel yönetim arasındaki işbirliğini sağlayacağız. Biz de böyle bir süreci Türkiye’nin bütün belediyelerinde yaşatacağız.
İstanbul’da her şey çok ama çok güzel olacak. İstanbul’da hizmetler ve projeler çoğalacak. 4 yılda İstanbul’da çok şey başardık. Şimdi sıra Türkiye’de. 15 Mayıs’tan sonra yeni yönetimle birlikte hizmetlerin ve projelerin nasıl çoğaldığını izlemekten yorulacaksınız” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nin Nisan ayındaki 3. toplantısında ‘2022 Yılı Faaliyet Raporu’ masaya yatırıldı. Toplantı öncesinde CHP, UYGUN Parti, AK Parti ve MHP kümelerini ziyaret eden İBB Önder ve Millet İttifakı Başkan Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, yaptığı konuşmada 2022 Faaliyet Raporu’nu sunarak, “Sizinle paylaşacağım faaliyet raporu da mevcut” dedi. her yıl 16 milyon İstanbulluya Nisan ayında hesabını vermemiz gereken bu sürecin son oturumu” sözleriyle başladı.
“DEĞİŞİM BU ŞEHRİN TÜM HÜCRELERİNE YAYILDI”
2022 yılını “projeler ve açılımlar yılı” olarak nitelendiren İmamoğlu, “İstanbullu hemşehrilerimize her gün yeni bir projeyi, yeni bir analizi sunmaktan büyük mutluluk duyduk. Biz çok yüksek tempoda çalışacak şekilde örgütlenmiş bir yönetimiz. Yorulmadan çalışıyoruz. Çünkü İstanbul’un yakın tarihinde özellikle son 10-15 yılda kaybedilen, ihmal edilen, yarım bırakılan birçok proje oldu. Ve bir kere bile boşa harcamaya hakkımız yoktu. Ortak aklın ve milletin menfaatlerinin rehberliğinde çalışan, ülkemizin yetenekli ve nitelikli evlatlarıyla çalıştığımızdan kesinlikle eminim. Bu takımla da gurur duyuyorum. Kirli bir elin değmediği temiz, verimli bir bütçemiz var. Bize güvenen, emeklerimizin karşılığını her geçen gün artan sevgileri ve destekleriyle dile getiren çok değerli hemşehrilerimiz var. Yani, başarmak için her şeye sahibiz. Başardık ve başardık. Başarısız olmamızı isteyenlere ve bu yolda çaba sarf etmemize rağmen başarılı oluyoruz. 4 yıl önce bu işe başvurduğumda İstanbul’a değişim sözü vermiştim. ‘Bu şehirde eski defterleri kapatacağız. ‘Yeni bir başlangıç yapacağız’ dedim. Çok şükür başardık. İstanbul başardı. İstanbul değişmeyi başardı. Değişim bu şehrin tüm hücrelerine yayıldı. Değişim kök saldı” dedi.
“MİLLETİN PARASINI BU ŞEHRİN BEBEKLİ ANNELERİNE VERİYORUZ”
İstanbul’un yönetim dönemleriyle “yeni normalleri” karşıladığını belirtti. İmamoğlu, İstanbul’un yeni normallerini şu sözlerle dile getirdi:
“Eskiden İstanbul’da dere yataklarına yapı yapılması normal karşılanırdı. Dere yataklarını yaşam vadilerine çevirerek devasa yeşil alanlara çevirmek artık sıradanlaştı. Daha önce İstanbul’da sel, sel ve sel baskınları yaygındı. Artık bu görüntülerin yaşanmaması, yağmur suyu ve atıksu kanallarının ayrılması, derelerin iyileştirilmesi, altyapının hep güzelleştirilmesi normal. Eskiden kent ormanlarının gelişmeye açılma isteği ile vatandaşlara kapatılması olağandı. Milyonlarca metrekarelik kent ormanının vatandaşların kullanımına açılması artık normal. Daha önce Büyükşehir Belediyesi’nin kreş, yurt ve şehir lokantalarının olmaması olağandı. Artık çok normal. Önceleri Büyükşehir Belediyesi’nin kütüphanelerle uğraşmaması olağandı. Hemen hemen her semtte kütüphane açmak artık olağan hale geldi. Daha önce 0-4 yaş arası çocuğu olan annelerin toplu taşıma için ödeme yapması olağandı. Hatta bu proje açıklandığında ‘Parayı kime veriyorsunuz’ diye suçlandım. Şimdi ödememek normal. Çünkü biz bu şehrin bebekleri olan bu şehrin annelerine milletin parasını veriyoruz. Eskiden kadınların İBB’de yönetici olmaması, otobüs şoförü, itfaiyeci, cankurtaran ya da denizci olarak çalışması olağandı. Artık İBB’nin her kademesinde kadınların olması çok normal. Eskiden yılda ortalama 3-4 kilometre metroya binmek olağandı. Günümüzde yılda ortalama en az 13 kilometre metro açılması olağandır. Geçmişte bu şehirde yaşamış eski uygarlıklardan miras kalan tarihi eserlerin bakımsızlıktan terkedilmesi ve yok edilmesi olağandı. Artık bu şehrin ortak zenginliğine, yüzlerce tarihi mirasına sahip çıkmak adet oldu. Daha önce İBB’nin İstanbul’daki çiftçilerle muhatap olmaması olağandı. Artık çiftçiye fidanıyla, mazotuyla, buğdayıyla, gübresiyle destek olmak olağan hale geldi.”
“İSTANBUL BAŞARILI, DEĞİŞİM KÖK SÖKÜYOR”
Listenin bu şekilde uzayıp gideceğini belirten İmamoğlu, “Özetle ‘İstanbul başardı, değişim kök saldı’ diye tanımladığımız şey aslında bir zihniyet değişikliğidir. Çalışmalara başladıktan sonra öncelikle İBB ekiplerinin hizmete bakış açısını değiştirmeye odaklandık. Yaşı, kimliği, kişiliği, kökeni, siyasi görüşü, yaşam tarzı veya inancı ne olursa olsun her vatandaşın eşit hizmete layık olduğu bakış açısını getirdik. ‘İBB zorda yanınızda’ diyerek ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza hak temelli kamu güvenceleri sağladık. Bunu yaparken 16 milyon vatandaşın yerel yönetime bakış açısını değiştirdik. Vatandaş bu antik kentte asıl iradenin kendisinde olduğunu anladı. İstanbullular artık daha azına razı olmayacak; Yapılan her işte insana saygı ve kente özen gösterilmesini talep edecektir. İsrafa, ihmale ve partizanlığa asla izin vermez. Bu anlayışla 2022 yılının ortalarında ‘150 günde 150 proje’ diye başladığımız açılış ve temel atma maratonunda hızımızı koruyamayarak 190 projeye ulaştık. 161 noktada 27 altyapı, 9 kültürel miras, 44 çevre ve şehircilik, 80 sosyal hizmet, 13 kültür sanat, 11 ulaşım ve 13 spor ve sağlık projesi olmak üzere şehrimize 31 milyar liralık yatırım yaptık. 16 milyonun beğenisi ve talebi el kaldırmamıza vesile oldu. 2022 yılının sonuna geldiğimizde ‘300 günde 300 proje’ diyerek kendi rekorumuzu kırdık. Özetle; 16 milyon İstanbullu, 23 Haziran 2019’da sergiledikleri güçlü iradenin getirdiği değişimin meyvelerini toplamaya başladı. Bu nedenle ‘İstanbul başardı, değişim kök saldı’ diyebiliriz” dedi.
DEPREM ÖZEL PARAGRAF AÇILDI
İmamoğlu, yaptığı sunumda Kahramanmaraş’ta meydana gelen sarsıntılara özel bir paragraf açarak kamuoyuyla şu bilgileri paylaştı:
“Onbinlerce insanımızı kaybettik. Yüz binlerce insanımız evsiz kaldı. Milyonlarcası İstanbul başta olmak üzere başka şehirlere göç etti. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, milletimize sağlık diliyorum. İBB olarak afet haberini aldığımız andan itibaren seferber olduk. Bütün imkanlarımızı milletimiz için seferber ettik. Şahsen, bölgeye 10 kez gittim. Hayatta kalanlarla 2 haftadan fazla zaman geçirdim. İBB olarak; 8.264 işçimiz ve 1.551 makinemiz afetzedelere yardımda görev aldı. Arama kurtarma ekiplerimiz 561 vatandaşımızı enkaz altından canlı olarak çıkarmayı başardı. Bölgeye gönderdiğimiz Osmangazi ve Orhangazi vapurları ile depremzedelere barınma, sağlık, rehabilitasyon ve kreş imkanı sağladık. Toplamda 838.150 kişiye yemek, 100 bin kişiye portatif büfe hizmeti verdik. Bölgeye toplam 52 tır Halk Ekmeği, 124 tır Hamidiye Suyu, 768 yardım tırı, 8.766 çadır ve 656 yardım aracı gönderdik. Halen ilçe belediyelerimizle kurduğumuz 25 aşevinde günde 130 bin öğün yemek veriyoruz. Vatandaşlar bağışlarını organize ederek battaniyeden uyku tulumuna, ısıtıcıdan hijyen malzemesine, giysiden çocuk bezine toplam 586 bin 210 koli ve 11 milyon 200 bin eşya gönderdik. 12 ayrı lokasyonda 223 tuvalet, 94 duş, 30 portatif tuvalet ve 1 çamaşırhaneyi afetzedelerin hizmetine sunduk. 14 çocuk oyun parkı, 105 mobil oyun parkı ve atölye kurduk, binlerce çocuğa destek olduk. Giyimden gıdaya, çadır alımından iş makinesi kiralamaya kadar toplam 507 milyon lira bütçe kullandık.”
İSTANBUL’UN DEPREM HAZIRLIKLARINI KONUŞTU
Bu süreçte emeği geçen her kişi, kurum ve kuruluşa şükranlarını sunan İmamoğlu, “Fakat afet bölgesinde ve bundan sonra millet olarak bizlere büyük görevler düşüyor. Depremzedelerin yaşam koşullarını hep birlikte normalleştireceğiz; Barınma, gıda, eğitim, sağlık ve kültür gibi ihtiyaçları eksiksiz karşılayacağız.” İstanbul’un olası şokunu gündeme getiren İmamoğlu, sunumunda 2022 yılında bu kapsamda yaptıkları çalışmalara da yer verdi. “İstanbul’u 2022 yılı boyunca depreme hazırlama konusunda önemli aşama kaydettik” diyen İmamoğlu, kısaca şu bilgileri aktardı:
“Hızlı tarama formülü ile 39 ilçede toplam 11.786 binayı ziyaret ettik. İzin verilen 3.143’ü inceledik. İstanbul’un tamamında kaç bin bina var, bir düşünün bu ortalamadan. Kahramanmaraş depremlerinin ardından kısa sürede Belediyemize yüzbinlerce başvuru geldi. İBB olarak bu uygulamalar için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Kentsel dönüşümü teşvik etmek amacıyla hem mal sahibine hem de kiracıya yapılan kira yardımını 4 bin 500 liraya çıkardık. Binatespiti.ibb.istanbul web sitemizi Mart ayında yayına alarak yapı denetim ve sonuç taleplerine hız verdik. Sultangazi, Eyüpsultan, Büyükçekmece, Kağıthane, Beykoz, Şişli ve Kadıköy’de 5000’e yakın bağımsız birimin kentsel dönüşüm projelerini tamamlayarak uygulama aşamasına geçtik. Unkapanı Köprülü Kavşağı yeniden inşa ederek deprem ve sel risklerine karşı güçlendirdik. İGDAŞ tarafından geliştirilen, deprem sonrası ikincil felaketlerin önüne geçmek için gaz akışını otomatik olarak kesecek ‘Akıllı Deprem Risk Azaltma Sistemi’ni kullanıyoruz. Afet anında lojistik hizmetlerin devamlılığını sağlamak adına çok değerli olan Habibler Mahallesi’ndeki depomuzu hizmete açtık. Alibeyköy Lojistik Merkezi’ni de kısa süre içerisinde hizmete açacağız. Okullarda 100.000’den fazla öğrenciye temel afet bilinçlendirme eğitimleri verdik. Bağlı şirketimiz KİPTAŞ’a tarihinde görülmemiş riskli bir yapı için analizler yaptırdık. 9 farklı ilçede 12 projede analizler ürettik. ‘İstanbul Yenileme’ projemizle 39 ilçemizde 490 bin bağımsız üniteye kür üretiyoruz. Engellerle ve büyük maliyet artışlarıyla boğuştuğumuz bu dönemde 37 farklı projede 16.500 bağımsız ünitenin inşaatını tamamlıyoruz. Eyüpsultan’daki 50 yıllık emlak sorununu Silivri 4. Etap Konutları, İzmit Çınar Konutları ve Tuzla Meydan Konutları projeleriyle uzlaştırarak temellerini attığımız projenin 1. etabını tamamlayarak hak sahiplerine teslim ettik. Türkiye’nin en değerli kentsel dönüşüm projelerinden biri olan Karanfilköy’de tıkanan sorunları uzlaşı ile çözdük; Tahliye ve yıkım çalışmalarına başladık. Yakında temellerini atacağız” dedi.
“’DEPREM ÜZERİNDE BİRLİKTE ÇALIŞALIM’ DEDİĞİMİZDE ŞEHİRLİK BAKANIMIZIN BAKIN NE YAPAR?’
Göreve geldiği ilk günden itibaren defalarca merkezi hükümeti depreme karşı güç birliği yapmaya davet ettiğini hatırlatan İmamoğlu, ilgili tüm kurumlarla hesapsız ve hesapsız birlikte çalışmak istediklerini yineledi. Bire bir görüşmeyi tekrarlayan İmamoğlu, “’Marmara Deprem Konseyi’ni hep birlikte kuralım. Ortak akılla bir yol haritası hazırlayalım. İstanbul ve Marmara’ya özel kanun çıkaralım. İmar aflarını ülkemizin ve insanımızın hayatından çıkaralım. İmar planlarında ‘toplanma alanı ve kent park alanı, sağlık alanı, eğitim alanı, itfaiye alanı’ olarak geçtiği halde yapı bulunan yerlere ‘Acil Kamulaştırma Programı’ uygulayalım. İmar düzenlemeleri ile ilgili 25 kanun, 11 yönetmelik ve 19 farklı kuruma dağıtılan yetkileri inceleyelim, stratejik açıdan kolay ve hızlı uygulanabilir mevzuata geçelim. İstanbul İmar Yönetmeliği’ni hep birlikte yenileyelim” diye konuştu. İmamoğlu, “Muhteşem bir deprem için ‘Devlet, belediye ve millet el ele vermeli’ dediğimizde Şehircilik Bakanımız bakın ne yapıyor” dedi. Bizi duymak yerine gazetelere farklı açıklamalar yapıyor. Ekranda da gördüğünüz gibi İstanbul’da “5 yılda kentsel dönüşümü yapacağım” diyebiliyor. Elini tutan oldu mu? Durma, Allah aşkına yap. 21 yıldır neredeydiniz? 21 yılı bir kenara bırakalım, son 5 yıldır neredesiniz? Lütfen popülizm yaparım deyince komik durumlara düşme durumu bu. İnşallah bu büyük millet 14 Mayıs’ta karar verecek, ‘milletin hükümeti’ işbaşına gelecek; Marmara depremi hazırlıkları için seferberlik başlatacak olan İstanbul Boğazı kıyısındaki Kuşkonmaz Camii çevresindeki kışlalara imar vermeyecek bir Şehircilik Bakanı göreve gelecek. Sayın Bakanım acaba 5 yılda yapamadığı görevle İstanbul’da başka arayışlar içinde mi?
“DİSİPLİNLİ BÜTÇE YÖNETİMİ İLKELERİYLE ÇOK BAŞARILI BİR FİNANSAL PERFORMANS GÖSTERDİK”
Yönetim olarak disiplinli bütçe yönetimi ilkeleri sayesinde çok başarılı bir finansal performans sergilediklerini vurgulayan İmamoğlu, “64 milyar 314 milyon liralık tüketim bütçemizin en büyük payının 26 milyar 824 milyon lirasını yatırımlara harcadık: Raylı sistem yatırımlarına 10 milyar 198 milyon lira, 6 milyar 997 milyon lirayı fen işleri yatırımlarına, 4 milyar 409 milyon lirayı yol bakım ve asfalt üretimine ayırdık. Bu sayede parkları, kreşleri, kütüphaneleri, öğrenci yurtları, halk sağlığı merkezleri, mahalle konutları, şehir restoranları, hizmet binaları, altyapı tesisleri, alt ve üst geçitleri, yaşam vadileri, yeşil alanları, kültür merkezleri, cadde ve meydanları ile İstanbul yatırımlarla güçlendiği bir yılı geride bıraktık. Sektörel bazda işletme maliyetlerimize baktığımızda; Ulaşıma 31 milyar lira, çevreye 7,8 milyar lira, sağlık ve sosyal hizmetlere 5,5 milyar lira, spor, eğitim ve kültüre 4,3 milyar lira yatırım yaptık. Ayrıca toplu ulaşıma yaklaşık 11 milyar liralık sübvansiyon desteği verdik. İstanbul’un ulaşım yönetiminin merkezine insanı koyarak, bisiklet ve yaya yolları, kara ve deniz ulaşımı için yenilikçi ve sürdürülebilir bir ulaşım sistemi kurduk. 2022 yılında ihtiyaç sahibi İstanbullulara toplam 1 milyar 763 milyon lira sosyal yardımda bulunduk. İstanbulkart ile; Üniversite öğrencilerine 718 milyon lira sosyal yardım, 220 milyon lira gıda yardımı ve 69 milyon lira nakdi yardım, 33 milyon lira beslenme desteği, 16 milyon lira giyim takviyesi, üniversite öğrencilerine 393 milyon lira eğitim desteği, 41 milyon lira çocuklara eğitim desteği, engellilere 59 milyon lira destek bilgileri paylaştı.
“BUNLARIN HEPSİNİ KESİNLİKLE BUGÜNÜN YANLIŞ EKONOMİK POLİTİKALARI VE DÖVİZ VE FİYAT ARTIŞLARI NEDENİYLE YAPTIK”
İmamoğlu, “Bugünkü yanlış ekonomi politikalarının yol açtığı anormal kur ve fiyat artışlarına rağmen maalesef tüm bunları başardığımızın altını çizmek isterim.”
“Göreve geldiğimizden bu yana yaklaşık 1,2 milyar Euro dış borç ve 10 milyar TL iç borç ödemişken, kaynaklarımızın hakikat yönetimi sayesinde ödemelerimizin bir gün bile gecikmesine izin vermedik. Öte yandan İstanbul’un dört bir yanında büyük projeler ve açılışlar gerçekleştirdik. Hamdolsun israfa son verirken bütçemizde hem insaf var hem tedbir var. Önümüze konulan zorluklara rağmen bundan sonra da irademizden taviz vermeyeceğiz; Bizlere emanet edilen kaynakları kamu yararını ve mali disiplini gözeterek yönetmeye devam edeceğiz. Bildiğiniz gibi kötü ekonomik yönetim tüm Türk insanını olduğu gibi çalışanlarımızı da derinden etkiledi. Bu etkileri en aza indirmek için tüm gücümüzle 2022 yılında çalışanlarımız için de önleyici tedbirler aldık. Bu içerikte; 2022 yılı başında 696 KHK kapsamında yaklaşık 40.000 kişiye ‘Doğrudan Hizmet Alımı’ işlerinde çalışanlarımızın yemek ve yolluk ücretlerini daha yüksek standartlara çıkardık. Yetkili sendikalarımızla yaklaşık 17.000 çalışanı ilgilendiren 13 adet toplu iş sözleşmesi imzaladık. Ayrıca 2022 yılında 43 adet ara protokol yaptık. Bu protokoller ile çalışma kurallarında çeşitli iyileştirmelerin yanı sıra tüm çalışanlarımıza 6 ayda bir olmak üzere yılda iki kez fiyat artışı düzenlenmesini sağladık. Çalışanlarımız hem erken zam almanın verdiği tatmini hem de otomatik enflasyon karşısında duydukları ferahlığı bize ve işlerine yansıttılar. Enflasyonun yıkıcı etkisi halen devam etmektedir. Bütçemizde sağladığımız insaf neticesinde çalışanlarımızın standartlarını yükseltmek için elimizden geleni yapıyoruz. Örneğin devam eden Toplu İş Sözleşmeleri kapsamındaki çalışanlarımızın fiyatlarına, sözleşmedeki 6 aylık enflasyon puanına sosyal yardım payı olarak 10 puan ekleyeceğiz.”
“14 MAYIS TÜRKİYE İÇİN BÜYÜK BİR DÖNÜM NOKTASI OLACAK”
Yoksulluktan kadına, çocuktan gençliğe, engelliden yaşlıya, işsizlikten Askıda Fatura uygulamasına, raylı sistem üretiminden akıllı şehir uygulamalarına, spor, sağlık yatırımlarından toplumun farklı kesimlerine dokunan işlerden detaylar… ve çevre, tarihi mirasın korunmasından dış ilişkilerin geliştirilmesine kadar İstanbul’daki çiftçilere verilen tarımsal takviyelere kadar. “Elde ettiğimiz başarıların, yarattığımız İstanbul Modeli’nin ve yaptığımız her yeniliğin tüm Türkiye’yi etkileyecek sonuçlar ürettiğini biliyor, bu özen ve sorumlulukla hareket ediyoruz.” 14 Mayıs’ın Türkiye için çok önemli bir dönüm noktası olacağına yürekten inandığını vurgulayan İmamoğlu, sunumunu şu sözlerle tamamladı:
“O GÜN TÜRKİYE İÇİN YENİ BİR BAŞLANGIÇ YAPACAĞIZ”
O gün geldiğinde Türkiye için yeni bir başlangıç yapacağız. O zaman hızla halimize kavuşuruz. Devletimizi kurallar ve kurumlar devleti haline getireceğiz. Devlet idaresinin her seviyesini hesap verebilir ve devlet idaresinin her sürecini denetlenebilir hale getireceğiz. Kamu yönetimini israftan, gösterişten ve gösterişten uzak tutacağız. Cumhuriyetimizin ikinci asrı, ülkemizi dünya birincileri ligine çıkarma asrı olacaktır. İkinci yüzyılımız; Konuşanların ve dinleyerek anlayanların cesaretin değil, bilgeliğin, vizyonun yüzyılı olacak. Birlik ve barış yüzyılı olacaktır. İkinci yüzyılımız; Müreffeh Türkiye’nin yüzyılı olacak. Asla iftiracı olmayacaksın, asla bağıran olmayacaksın. İkinci yüzyılımız; Milletimizin tekrar tekrar özgürce konuşabildiği bir yüzyıl olacaktır. İfade özgürlüğünün önündeki tüm sorunları ortadan kaldıracağız. Demokrasimizi dünyaya ilham verecek düzeye çıkaracağız. Milletimizin sesi olan Meclisimiz yine bu ülkedeki en yüksek siyasi irade olacaktır. Adalet sistemimiz korkulan değil, inanılan, güvenilen, tarafsız ve bağımsız bir hale gelecektir. Kuralların ve kanunların herkes için eşit uygulandığı bir Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz. Adamına göre yanlışı, adamına göre hakkı, adamına göre makamı bitireceğiz.”
“HERKESİN KABUL EDİLMİŞ VE GÜVENİLİR OLDUĞU BİR DEVLET YAKLAŞIMINA HAKİM OLACAĞIZ”
“Dış politikadaki yiğitliği bitirip sağduyuyu tesis edeceğiz. Türkiye ne derse yapacaktır, ne yaptıysa söyleyecektir. Dış politikada ‘Türkiye’nin sözünü’ geçerli kılacağız. Avrupa Birliği ile üyelik sürecini hızla canlandıracağız. Enflasyonu canavarca biçiminden kuyruklu tek haneli bir enflasyona çevireceğiz. Türk lirasına prestij ve istikrar kazandıracağız. Beş yılın sonunda dolar cinsinden kişi başı gelirimizi en az iki katına çıkaracağız. Gençlerimiz bu topraklarda iş, aşı ve umut arayacak, bulacak. Motamot İstanbul’da yaptığımız gibi tarım sektörünü stratejik olarak destekleyeceğiz. Çiftçilerimizin borçlarının faizini anında sileceğiz. Çiftçilere mazot, gübre, ilaç ve sulama elektriği sağlayacağız. Doğru planlanmış ve devlet destekli tarım atılımı ile Türkiye’de gıdayı ucuzlatacak dev bir tarımsal üretim seferberliği başlatacağız. Bağırarak, çağırarak değil, dinleyerek öğrenmeyi öğreteceğiz. Ay yıldızlı pasaportumuzu tek yön bilet olmaktan çıkaracağız. Türk pasaportu dünyanın en saygın pasaportlarından biri olacak. Vatandaşların ‘yerli ve milli ve yerli olmayan’ ayrımına son vereceğiz. İstisnasız, milli, herkesi yerli, bu ülkede yaşayan herkesi göreceğiz. Herkesi kabul edilebilir, herkesi saygın göreceğiz. Ne kadar bağırırsanız bağırın biz sizi yerli ve saygın olarak göreceğiz.”
“İSTANBUL’DA YAPTIKLARIMIZ GİBİ TÜRKİYE’DE İSRAFA SON VERECEĞİZ”
“Motamot İstanbul’da yaptığımız gibi Türkiye’de de atık düzenine son vereceğiz. Devlet bütçesindeki kayıp ve kaçaklara son vereceğiz, sosyal adaleti yeniden tesis edeceğiz. İstanbul bütçesinde olduğu gibi milli bütçemize de rahmet gelecek. 15 Mayıs’tan itibaren bu devleti yeniden yetimler yuvası haline getirmek koşulsuz hedefimiz olacaktır. 15 Mayıs’tan itibaren parti fark etmeksizin merkezi yönetim ile yerel yönetim arasındaki işbirliğini sağlayacağız. Biz de böyle bir süreci Türkiye’nin bütün belediyelerinde yaşatacağız. İstanbul’da her şey çok ama çok güzel olacak. İstanbul’da hizmetler ve projeler çoğalacak. 4 yılda İstanbul’da çok şey başardık. Şimdi sıra Türkiye’de. 15 Mayıs’tan sonra yeni yönetimle birlikte hizmetlerin ve projelerin nasıl katlandığını izlemekten yorulacaksınız. Sadece İstanbul’da değil, tüm şehirlerimizde kutuplaşma yerine uzlaşma, partizanlık yerine kucaklaşma ile hizmet ve proje yarışı başlayacak. Kesin burada olan muhalefet partisi üyelerinin hayatlarına barış gelecektir. Sözlerimi bitirirken; Bu gezide gece gündüz emek veren İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin her kademesindeki çalışma arkadaşlarıma ve ailelerine teşekkür ediyorum. Siz değerli Büyükşehir Belediye Meclis üyelerimize, bağıran, bağırmayan herkese çok teşekkür ediyorum. İlgi ve takviyeleriyle, uyarı ve talepleriyle bizleri her zaman enerjik ve duyarlı tutan, doğru yolda yürümemizi sağlayan bu cennet vatanın, o güzel İstanbul’un 16 milyon hemşerisine en içten teşekkürlerimi sunuyor, önlerinde saygıyla eğiliyorum. ”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı